Merhaba
Juniper’in yeni AI-Native Networking Platformu şunları içeriyor:
- Marvis VNA (Virtual Network Assistant): Yapay zeka destekli bir sanal asistan. Doğal dil sorgularıyla ağ sorunlarını tespit edip çözüm önerileri sunuyor.
- Marvis Minis: Simülasyon tabanlı test ajanları. Kullanıcıların karşılaşabileceği sorunları önceden test ederek proaktif hata tespiti sağlıyor.
- Agentic AI Workflows: LAN, WAN ve diğer ağ alanları için görev odaklı yapay zeka ajanları. Gerçek zamanlı sorun giderme ve otomasyon sağlıyor.
- Mist AI Motoru: Tüm ağ bileşenlerini kapsayan yapay zeka çekirdeği. Telemetri verilerini işleyerek kestirimci analiz ve otonom optimizasyon yapıyor.
- Bulut-Native Mimari: Platform, tamamen bulut tabanlı, ölçeklenebilir ve merkezi yönetim odaklı çalışıyor.
Özetle bu platform, uçtan uca öğrenen, öngören ve kendi kendini optimize eden bir ağ yapısı hedefliyor. Bu sayede operasyonel yük azalırken, uç cihazdan veri merkezine kadar tüm ağ katmanlarında kesintisiz görünürlük ve otomasyon sağlanıyor.
Juniper Networks, AIOps ve yapay zeka iş yükleri için veri merkezleri alanında büyük ilerlemeler kaydediyor. Marvis Minis, ağ problemlerinin proaktif olarak çözülmesini sağlıyor. Marvis Sanal Ağ Asistanı (Virtual Network Assistant) artık veri merkezlerine doğru genişletildi. Yapay Zeka Veri Merkezleri için Juniper Doğrulanmış Tasarımlar (Juniper Validated Designs) ise şirketin AI Veri Merkezi çözümlerini müşteriler için bir adım daha ileri taşıyor.
Juniper büyük bir haber duyurdu. Şirket, tüm ağ yığınına köklü bir değişiklik getirerek yeniden inşa sürecinde yapay zekayı başlangıç noktası olarak aldı. Bunun sonucu olarak bugün AI-Native Networking Platformunu tanıttı.
Bu platform, kampüs, şube ve veri merkezleri için ortak bir yapay zeka motoru ve Marvis VNA (Virtual Network Assistant) kullanıyor. Böylece, en azından kağıt üzerinde, genel mimariyi önemli ölçüde basitleştiriyor.
Bir bakıma, bu adımı Juniper’in portföyünde Mist’in yapay zeka yeteneklerinin yayılımında bir sonraki (büyük) aşama olarak da görmek mümkün.
AI-Native Networking Platform yalnızca boş bir ifade değil
AI-Native Networking Platform teriminin yalnızca yeni bir isimden ibaret olmadığını göstermek için Juniper bu platforma ait yeni bileşenleri de duyurdu. Burada, AIOps biçimindeki yapay zeka ile bir veri merkezinde yapay zeka iş yüklerini en iyi şekilde çalıştırmak için gerekenler arasında ayrım yapmak önemlidir. AI-Native Networking Platform, her iki bileşene de dokunuyor.
Marvis Minis
Öncelikle işin AIOps kısmı var. Zira Mist AI, en çok bu alandaki ünüyle tanınıyor. Mist’in erişim noktalarına yapay zeka uygulanması sayesinde yöneticiler problemleri çok daha hızlı çözebiliyor.
Marvis Minis ile Juniper bu yapıya önemli bir bileşen ekliyor. Daha önce daha çok reaktif çalışan sistem, bu ekleme sayesinde proaktif hale geliyor. Marvis Minis aslında bir Dijital Deneyim İkizi (Digital Experience Twin). Bir dijital ikizden beklenenin aynısını yapıyor: Mist erişim noktalarının konfigürasyonunun bir kopyasını oluşturuyor. Bu kopya, potansiyel sorunları proaktif olarak test edebiliyor. Böylece Marvis Minis, erişim noktalarıyla olan bağlantıyı emüle ediyor. Sensör kullanmıyor; doğrudan ağa entegre çalışıyor.
Bu yazılım elbette Mist’in bulut ortamından dağıtılıyor. Yöneticiler için en güzel yanı ise bunun için herhangi bir işlem yapmalarına gerek olmaması. Sistem kendini otomatik olarak dağıtıyor. Cihazların ağa bağlanma deneyimini test etme süreci sürekli yapılmıyor; çünkü bu işlem erişim noktalarının ve dolayısıyla ağın performansını etkileyebilir. Testleri gerçekleştirmek için yazılım kendisi uygun zamanı seçiyor. Örneğin kurumlarda bu süreç akşam ya da gece saatlerinde olabilir. Marvis Minis bir sorun tespit ederse traceroute çalıştırarak problemin nerede olduğunu proaktif şekilde bildiriyor. Böylece yöneticiler, son kullanıcıya ulaşmadan bağlantı problemlerini çözebiliyor.
Elbette Marvis Minis her türlü sorunu proaktif biçimde çözemez. Özellikle konfigürasyon hatalarının tespitinde çok faydalı olacaktır. Ancak roaming sorunlarını veya sticky AP problemlerini bu yöntemle proaktif olarak çözmek mümkün olmayacaktır.
Veri Merkezleri için Marvis VNA
AI-Native Networking Platform’un AIOps kapsamına giren ikinci bileşeni, Marvis VNA’nın veri merkezine genişletilmesidir. Daha önce kampüs ve şube ortamlarında Mist’in geleneksel olarak aktif olduğu alanlarda kullanılabiliyordu. Artık veri merkezlerinde de kullanılabilir hale geldi.
Juniper, Marvis VNA (Virtual Network Assistant)’nın kampüs ve şube dağıtımlarından elde ettiği tecrübeye dayanarak, bu genişlemenin veri merkezlerinin operasyonel tarafında büyük bir etki yaratabileceğini öngörüyor. Kampüs ve şube ortamlarında Juniper, açılan destek taleplerinde %90’ı aşan bir azalma gözlemledi. Şirket aynı sonucu veri merkezlerinde de elde etmeyi bekliyor. Bu gerçekten çok büyük bir kazanım olacaktır. Çünkü veri merkezlerinde genellikle çok sayıda ağ cihazı çalıştığından, bu durum ciddi tasarruflar anlamına gelebilir.
Burada belirtilmesi gereken bir diğer önemli nokta, Marvis VNA (Virtual Network Assistant)’nın temelde satıcıdan bağımsız (vendor-agnostic) olmasıdır. Yani diğer üreticilerin donanımlarıyla da çalışabiliyor. Elbette bunun pratikte sınırlamaları olacaktır; çünkü üreticiler donanımlarında çoğu zaman kendilerine özgü teknolojiler barındırır. Ancak artık kablolama, konfigürasyon ve bağlantı sorunları, veri merkezindeki tüm ağ ekipmanları üzerinde Marvis VNA (Virtual Network Assistant) ile tespit edilip çözülebiliyor.
Son olarak, Marvis Conversational Interface (Sohbet Tabanlı Arayüz), BT ekiplerinin insan diliyle sorular sormasına imkan tanıyor ve yanıtlar, ürün dokümantasyonu ile bilgi tabanından üretken yapay zeka kullanılarak sunuluyor.
AI Veri Merkezi
Juniper’in yeni AI-Native Networking Platformunun üçüncü ve son bileşeni, yapay zeka iş yükleri için nasıl bir veri merkezi inşa edileceğiyle ilgilidir. Bu amaçla Juniper, çözüme niyet tabanlı ağ yönetim bileşeni Apstra için bir genişleme ekledi. Bu sayede veri merkezi tasarımlarını ve konfigürasyonlarını belirli iş yüklerine göre optimize etmek mümkün oluyor.
Bugünkü duyuruyla birlikte Juniper, AI/ML trafiğinin daha hızlı ve verimli işlenmesini sağlıyor. Bu trafik, veri merkezinden geçen diğer birçok trafik türünden temelde farklıdır. Örneğin trafik, çoğunlukla GPU’lar arasında ileri geri gerçekleşir ve bunun için yüksek ve tutarlı bant genişliğinin bulunması gerekir. Ayrıca bu trafik tamamen Remote Direct Memory Access (Uzak Doğrudan Bellek Erişimi) tabanlıdır, TCP tabanlı değildir. Dahası, AI/ML trafiği paket kaybına ve jitter’a karşı oldukça hassastır; düğümler genellikle paralel çalışır ve bağlantılar çok hızlı dolabilir.
Buradaki ilginç nokta, Juniper’in her şeyi Ethernet üzerinden çalıştırmasıdır. Günümüzde bu yaklaşım giderek daha fazla benimseniyor. Ethernet’in InfiniBand’e karşı yarışı kazandığı görülüyor. Bu, müşteriler için iyi bir haber; çünkü Ethernet çok daha düşük maliyetle uygulanabiliyor ve artık aynı performansa ulaşabiliyor.
Ayrıca, bir AI veri merkezi kurulumunu mümkün olduğunca sorunsuz hale getirmek için Juniper AI veri merkezleri için Juniper Doğrulanmış Tasarımlar (Juniper Validated Designs)‘ı da tanıttı. Buna ek olarak, bu tasarımlar için özel olarak üretilmiş yeni PTX Yönlendirici (PTX Router) ve QFX Anahtar (QFX Switch) geliyor. Doğal olarak tüm bu yapı Apstra çatısı altında çalışıyor. Dikkat çeken noktalardan biri, 800GbE kapasitesine ulaşan yeni modellerin de olması. Bununla birlikte, Juniper ekibi bize belirttiği üzere, diğer Juniper ekipmanlarıyla da AI veri merkezi tasarlanabilir. Kullanılacak donanım, projeye özgü gereksinimlere göre farklılık gösterecektir.
Genel olarak bakıldığında, AI-Native Networking Platformu ve beraberinde gelen tüm yeniliklerin tanıtımı Juniper için büyük bir adım. Şirket, bu hamleyle her alanda yapay zekayı geleceğin merkezine koyuyor. Bugünkü duyuru, aynı zamanda HPE tarafından yapılması planlanan satın almayı da daha mantıklı hale getiriyor. Sonuçta HPE de sürekli AI-native mimariden bahsediyor. Juniper’in bugünkü açıklamaları bu vizyona kusursuz bir şekilde uyum sağlıyor.